15 Mart 2013 Cuma

Niğde-Aladağlar YTÜDAK Kış Eğitim Faaliyeti

Tarih: 29 Ocak- 2 Şubat 2013
Ekip: 24 Başlangıç, 18 Gelişim+Üye+Eğitmen

29 Ocak Salı:

22:05 Harem'den kulübün diğer üyeleriyle birlikte toplam 42 kişi bir otobüs yola çıkıldı.

00:25 ve 04:20 İki adet 20şer dakikalık mola verdik. İlk mola yerinde yedek eldiven sahibi olmanın önemli olduğunu farkedip satıcı çocukla kendimize uygun eldiven ararken, size dağda lazım olur diye satmaya çalıştığı değişik eşyaların işimize yaramadığını anlatırken biraz eğlendik.

30 Ocak Çarşamba:

07:30 Niğde otogarının yanındaki benzin istasyonunda verilen, traktöre binmeden önceki son molada giysiler değiştirildi ve aynı otobüsle Çukurbağ' doğru devam edildi.
09:35 Çukurbağ'da iki traktöre binip Sarımehmetler'e doğru yola koyulduk ve traktörün gidebildiği yere kadar yol aldık.
10:35-11:25 Sarımehmetler'de traktörden inip yürüyüş için hazırlandık. İçlikle hafif üşümeyi kabullenmeyen ben gene yürümeye polarla başladım. Çoğunluk hafif üşüyecek şekilde giyindi, batonları olan batonları hazırladı ve yürüyüşe başladık.
12:10 Mola verip çay içip kuruyemiş yedik.
14:55 Yolculuğun son kısımları epey zorlu olsa da sonunda Kocadölek'te kamp atacağımız alana vardık, kısa bir süre dinlendikten sonra hava kararmadan çadırları kurmak için hazırlığ başladık. Kürek ve kazmalar paylaşıldı. Başlangıç olarak toplu halde çadırları kuracağımız yere ve düzene karar verip, çadır grupları kendi çadırları için zemini kürek yardımıyla çukur kazdı ya da düzleştirdi. (Biz düzleştirdik, ama bu noktada köşelerde sert zemine inmek önemli, çünkü genelde çadırın orta kısmında oturulduğundan çadırın zemini bir gecenin sonunda köşede kalanlar havada kalıp, pek de konforlu bir halde kalmıyor. Zemini kazanlarınki daha iyi durumdaydı etkinlik sonunda)
16:45-17:30 Grid düzende kurduğumuz çadırlarda molamızı verdik.
17:30-19:00 Ekiplere ayrılıp katmanlı kar tabakalarını kullanarak çadır alanını rüzgardan koruyacak kar duvarını yaptık. Çadırlara çekildik. İlk akşam yemeğimizi salçalı bulgur pilavıydı, aslında sucuklu da yapabilirdik ama ya yetmezse korkusu bizi ilk gün sucuk tüketmekten alıkoydu, ama sonra ne oldu, bitiremediğimiz az miktardaki diğer yiyeceklerle beraber sucuğu da verdik :).
21:30 Yemekten sonra sıcak çikolatamızı içip gece yürüyüşüne uyandırılırız diye düşünerek erkenden uyuduk.

31 Ocak Perşembe:

06:30-8:00 Alarmımız çaldı ama uyku tulumundan tamamen çıkmamız yarım saati buldu. Gece bir kısmımız çok sıcaklarken(hatta ısıtıcı ile ayağını yakarken) benim ayaklarım bileklerime kadar buz gibiydi. Sanırım üşüdüğümüzden dolayı çok oyalandık ve kahvaltıyı bile yetiştiremedik. Kendimizi kazma düşüşü için poşetledik ve saat 8 gibi sıraya geçtik.
09:00-14:00 4 farklı şekilde(yüzükoyun ve sırtüstü başaşağı ve başyukarı olarak) ve kazma sağ ve sol elde toplam 8 değişik şekilde kazma düşüş eğitimi alındı. O gün pek bir şey yemediğimizden ve kazma düşüşünde yorgunlukla kazmayı bir yerime saplamamak için özellikle sonlara doğru benim için bol dinlenmeli oldu.
14:00-15:00: Bir sonraki gün için karı düzlemeye çalıştık ve kamp alanına doğru yola koyulduk.
15:15-16:30 Serbest bırakıldığımız bu saatlerde günün ilk öğünü kahvaltıyı ancak yapabildik.
16:45-18:00 Eğitmenimiz Sinan tarafından kar babası, T profil(dik ve yatay), deadman ve kazma gibi kar emniyet malzemelerinin kullanımı uygulamalı olarak öğretildi.
18:15-19:00 Kar mağarası için toplu halde kar yığıldı, yığılan karı kullanmasak da ısınmamız için iyi bir çalışma oldu. Sonra çadırlara geçildi. Akşam yemeğimiz salçalı yoğutlu mantıydı, üzerine de salep içtik. Çadır üyelerimizden birinin ayağı bir önceki gece ısıtıcı toz yüzünden yanıp su toplamıştı. Eğitmen Sinan'ın getirdiği steril iğne yardımıyla ufak bir operasyonla su toplayan kısım boşaltıldı. Bir de önceki gece ayaklarımızın donduğunu söyleyince klüp başkanımız Coşkun bize uyku tulumunun ayak kısmını tulum kılıfını geçirin tavsiyesi verdi, böylece ayaklarımız daha az üşüdü.
2:00 Gece yürüyüşü için uyanın düdüğü çaldı.
2:30-3:40 Keşke bir önceki gece de uyandırılıp yürüseydik dedirten ayaklarımın tekrar ısınmasını sağlayan fazla da uzun sürmeyen bir yürüyüş oldu. Yürürken artık şehir hayatıyla tamamen koptuğumu sadece dağda kar eritip, sıvı alıp, karnımı doyurup, üşümemeyi düşünmeye başladığımı farkettim.


1 Şubat Cuma

6:30-8:00 Uyanma-kaşarlı sucuklu katmerli fıstık ezmeli harika bir kahvaltı yaptık, kazma düşüş sınavına çadırcak hazırdık.
8:30-12:00 Bu sefer iyi beslendiğimden enerjik şekilde bir kazma düşüş tekrarına katıldım ve peşine de dalgınlık, dikkatsizlik, kazmayı kontrol edememe vs yaşamadan sorunsuz şekilde sınavı geçtim.Özellikle sınav kısmında güneş altında beklediğimizden iyi ki güneş koruyucusunu sürüp gitmişim dedim. Bembeyaz alanda öğle sıcağında güneş ne kadar içimizi ısıtsa da oldukça yakıcıydı.
12:15-13:45 Sınavı geçmiş güneşi görmüş mutlu başlangıçlar olarak çadır dışında yemek yiyip, çay içtik, fotoğraf çektik.
14:00-16:15 Kar emniyet malzemelerinin kullanımı için dörtlü gruplar halinde sınav olduk. Karbabamız acayip güvenli oldu :)
16:40-17:00 Kısa bir süre dinlendikten sonra  kar babası yapmak için başka bir alana yürümeye başladık.
17:15-19:20 Bora'nın nasıl yapılacağını anlatmasından sonra, 8'er kişilik üç grup halinde kar mağaralarını yapmaya başladık. Bizim grubun yanında Coşkun olduğundan doğru başladık, yanımızdaki grup giriş kısmını yanlış anlamıştı o yüzden biraz vakit kaybettiler. Üşümemek için içeri giren kişinin 2 dk sonra çıkmasına karar verdik, o düzenle çalıştık. Sonuçta iki saatlik çaba sonunda içinde 4-5 kişi kalabilecek hale getirdik.
19:30-22:00 Sucuklu bulgurumuzu yaptık, şarkı söyleyip ısınmaya çalıştık ama daha saat 9 olmadan biz titriyorduk ve uyuyanlar olduğundan erken sessizlik ricası oldu. O yüzden en az +4 derece sıcaklığı olan karmağarasında kalmaya karar verip, çantalarımızda uyku tulumlarımız,matlarımız ve termosumuzda çayımızla 10 civarı Ali ile birlikte kar mağaralarının olduğu yere gittik. 
22:00-3:15 Kendi kazdığımız mağarada kalmamız için içerideki karı çıkarmak gerektiği ve bunun için de kürek gerektiği için kamp alanına geri dönmeye üşendik. Ali kontrol etti ve diğer mağaralardan birinin kalınabilecek düzeyde olmasını söyleyince onda kalırız dedik. Ancak mağarayı görünce içerde oturup çay içip geyik yapıp fotoğraf çekme hayallerimiz suya düştü çünkü sadece sürünerek girebileceğimiz bir alan vardı ve tavan çok alçaktı. Neyse sonunda ikili ikili yatacak şekilde içeri yerleştik, Ali ayakkabılarımızı ve çantaları kapıya yerleştirip gitti. İlk 20 dakikadan sonra 4 kişiden biri, dayanamıyorum diyerek mağaradan çıkıp çadıra gitti. Biz, içeride kalanlar matta kayıp buza değmeden uyumaya çabalayıp, alarm çalma saatine kadar zaman zaman dakikaları saydığımız, ara ara kabuslu, çok da sıcak olmayan bir gece geçirdik. Ama gene de kar mağarası güzel diyebilirim, sadece kalmaya giderken daha konforlu hale getirmek için küreği yanında bulundurmak gerekli dersimi aldım.


2 Şubat Cumartesi

4:00 Zirve simülasyonu için her çadır grubu bir çanta, bir uyku tulumu, bir mat ve ocağıyla sıra olması gerekiyordu. Bizim çadırın dördüncü üyesinin ayağı iyi olmadığından çadırda kaldı, üşürse çay içsin diye ocağı da ona bıraktık, sadece gece mağarada içmeyi umduğumuz ılınmış çaydan biraz içip, mağara maceramızda ıslanmış çorapları değiştirip, biraz gecikmeli olarak sıraya geçtik.
4:20 Yürüyüşe başladık, ancak sıcak sıvımız ve ocağımız olmadığı için ileride ne yapacağız bilmiyorduk. Sırayla öne geçip iz açarak yürüyüşe başladık. Üşüyenlere iz  açma ve çanta taşıma çözümleri nispeten etkili oldu. Yolda midesi bulananlara da gelişimden yiyecek takviyesi yapıldı.
5:30 Bizim gibi sıcak sıvısı olmayanlara diğer arkadaşlar içeceklerinden verdi ve herkesin sıvı almış olması sağlandı. O molada bir şeyler içmeseydim susuzluktan 10 dakika sonra yürüyemeyecek hale gelirdim tahminen. Biz de yanımızdaki kuruyemişten dağıttık.
6:50 Yukarıda uzun bir mola verdik. 15-20 dakika önce varsak gündoğumunu yukardan izleyecektik ama biraz kaçırdık, ona üzüldüm ama sonunda mola vermemize de sevindim. Yüksekte olduğumuz için fazla rüzgar almayan güvenli bir kaya dibi seçilip oraya yerleştik. Karlar eritilip sıcak su yapıldı bir şeyler atıştırıp değişik bitki çaylarıyla ısındık, keyfimiz nispeten yerine geldi. Burda Sinan zirve için devam etmek isteyen olup olmadığını sordu, bir kaç kişi istediğini belirtti, ancak zirve yapmak için yaklaşık 5 saat daha yol olduğunu görünce hevesler kursakta kaldı. Sonra dönüş yoluna geçildi, bu sefer yokuş  aşağı iz  açmayı öğrendik.
8:45-10:45 Kamp alanına varış ve sıra halinde olup kısa bir değerlendirme sonrası kahvaltı yapıp, tamamen toparlanmak için 1 saat 45 dakika zamanımız olduğunun söylenmesiyle hızla su ısıtma işlemine geçiş.
10:45-12:15 Sonradan verilen ek 45 dakika sürede de hazırlanamayınca, 11:30 gibi kamp yüküyle birlikte artan yiyeceklerin gömüleceği yukarıdaki mağaraya kadar çıkıp inme
12:30-14:15 Dönüş yürüyüşü
14:30- 16:45 Traktörle Çukurbağ'a varma, iki midibüsle terminale yolculuk. 
16:45-17:30 Terminalde dağ kıyafetlerimizden kurtulup, çantaları emanetli odaya yerleştirme ve dönüş biletlerinin ayarlanması. 
17:30-21:00 Niğde merkezde kırk küsür kişiyi yedirebilecek restoran ararken şehir merkezinde yürüyüş ve bulduğumuz kebapçıda, önce otobüsü erken olanların, sonra diğerlerimizin karnımızı doyurma mutluluğu, sonra normalde akşam 6'da kapanan mekandan 9'da ayrılış ve otogara yola çıkış.
21:30 Otogardan İstanbul'a dönüş yolculuğunu başlar.