Ne çok film var izlenmeyi bekleyen, bir yandan da yenilerini çekip duruyorlar, Eyyvah Eyvah da bu bekleyen filmlerden biriydi... Şu film izleme azmini kitap okuma konusunda da gerçekleştirsem daha mutlu olacağım, ama ne yazık ki kitabı çoğu zaman araç içinde giderken ve deniz kenarında okuyorum.
Film, Çanakkale'nin bir köyünde dedesi ve ninesiyle birlikte yaşayan saf ama bilgili klarnet ustası gencin(Hüseyin), babasını bulmak üzere İstanbul'a gitmesiyle başına gelenleri anlatıyor. Hüseyin'i Ata Demirer, İstanbul'da tanıştığı şarkıcı Firuzan'ı Demet Akbağ canlandırıyor. Konu sıradan, süprizsiz; ancak oyunculuklar, olaylar ve replikler öyle başarılı öyle samimi ki, konu bile sıradan gelmiyor :) Gülmek garanti, hatta sonradan filmdeki esprileri hatırlayıp tekrar gülme ihtimali de var. Bir tek filmin başlarında Trakya ağzı olacak diye sürekli "be ya" demelerine biraz takıldım, ama sanırım yerelde bu kadar kullanıyorlar ki böyle yapmışlar dedim. 21 Ocak'ta devam filmi geliyor, eminim o da en az bunun kadar başarılı olacaktır.
Ata Demirer'in yazdığı filmi Döngel Kârhanesi'nin yönetmeni Hakan Algül çekmiş. Filmin müzikleri ise Fahir Atakoğlu'ndan. Şovlarına hep güldüğüm Ata Demirer, oyunculuğunu hep beğendiğim Demet Akbağ ile birlikte müthiş bir performans gösteriyor. Bir de bu filmle daha bir farkettim ki Türk filmleri komediyse bunu duygusallıkla veriyor-ya da vermeye çalışıyor- ki bu film bunu çok iyi başarmış.
Film, Çanakkale'nin bir köyünde dedesi ve ninesiyle birlikte yaşayan saf ama bilgili klarnet ustası gencin(Hüseyin), babasını bulmak üzere İstanbul'a gitmesiyle başına gelenleri anlatıyor. Hüseyin'i Ata Demirer, İstanbul'da tanıştığı şarkıcı Firuzan'ı Demet Akbağ canlandırıyor. Konu sıradan, süprizsiz; ancak oyunculuklar, olaylar ve replikler öyle başarılı öyle samimi ki, konu bile sıradan gelmiyor :) Gülmek garanti, hatta sonradan filmdeki esprileri hatırlayıp tekrar gülme ihtimali de var. Bir tek filmin başlarında Trakya ağzı olacak diye sürekli "be ya" demelerine biraz takıldım, ama sanırım yerelde bu kadar kullanıyorlar ki böyle yapmışlar dedim. 21 Ocak'ta devam filmi geliyor, eminim o da en az bunun kadar başarılı olacaktır.
Ata Demirer'in yazdığı filmi Döngel Kârhanesi'nin yönetmeni Hakan Algül çekmiş. Filmin müzikleri ise Fahir Atakoğlu'ndan. Şovlarına hep güldüğüm Ata Demirer, oyunculuğunu hep beğendiğim Demet Akbağ ile birlikte müthiş bir performans gösteriyor. Bir de bu filmle daha bir farkettim ki Türk filmleri komediyse bunu duygusallıkla veriyor-ya da vermeye çalışıyor- ki bu film bunu çok iyi başarmış.
****Buradan sonrası filmle ilgili bilgi içerir****
Filmde hoşuma giden bir sahnede, yaptığın işi en iyi şekilde yapmanın insanı ne kadar yükselteceğini gösteriyor, filmde mesaj da yok değil :D . Klarnetçisi son anda ekipten ayrılınca Hüseyin Firuzan'ın ekibine dahil olur, fakat prova edilen şarkıların birini Firuzan söyleyememektedir. Hüseyin Firuzan'ın sesini analiz eder, alto olduğunu ve La'dan şarkıya girilmesi gerektiğini söyleyerek sorunu çözer, orada belki yıllardır aynı ekipte bulunan ve işi müzik olan insanlar değil de Hüseyin'in bunu farketmesi, onun Firuzan'ın gözündeki değerini bir kez daha artırır ve sahnede mikrofonu ona verecek kadar güvenini kazandırır.
Biraz karamizah da var: Hüseyin'e annesinin nasıl öldüğüne cevabı olan "Katır tepti"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder